11 Haziran 2011 Cumartesi

Rus arkadaslarımla 1 gün

Yaz geldi, okul bitti ama ben hala sabahları zorla uyandırılıyorum. 1 güncük şöyle doya doya uyuya bilsem arap olacağım. Bu sabah'ta babam pat diye odamın kapısını açıp 'Kızım kalk saat kaç oldu, kahvaltı yapalım' dedi (bu arada saat 11 di).

Öğlen'e doğru Lera aradı gitmeden son bir kez buluşalım diye. Kalktım gittim oraya, birde kıyafet sorunu eklendi 2 saat kıyafet dolabımı sövdüm hiç bir şey bulamıyorum diye.

Neyse, gittik birer Frappuccino içtik Lera, Natasha, ben. Fotoğraf çekinelim dedik ki makinemin hafıza kart'ını evde unutmuşum.

Ha birde, 2-3 ayda çok değiştiler. Utanmadan mesela:
1. 'Ahahaha Yonca biz geçen Natasha'ların asansör'ünde öpüştüük!'
2.  'Yonca, biz geçen Abat'taydık ve alt sınıftan birini gördük, çok içmiştik bağırıyorduk ona Sashaa bize baksana diye - rezzzil olduk bi bilsen'
3. 'Ee Roman'ı gördün mü hiç?'
4. 'Gelsenize Baltika 7 alalım kafamız güzel olsun!'
5. 'Yonca telefon'un kamerasından bizi el ele gezerken çekseneee'

Böyle işte.. Yani tüm gün bu rezillikleri dinledim. En son bir park'a oturduk, yanımıza 2 tane sarhoş tipsiz geldi, bunlar flört etmeye başladılar, bende vedalaşmadan sinirli bir şekilde tüydüm oradan.

Eve vardığımda da direk Fundayı alıp market'e gittik. Akşam'a Dilara geldi, onunla gezdik.


Ha birde, en sevdiğim sanatçılardan biri Barış Çetin, daha doğrusu Sehabe'dir. Öğrendim ki 25 Haziran Antalya'ya geliyor, ne olurdu sanki 5-6 gün sonra gelseydin de konserine gide bilseydim, ha Barış abicim?

Böyle monoton bir gündü..







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder